Where you can buy Louis Vuitton Replica :

louis vuitton shoes replica chanel replica gucci backpack replica ysl imitazione Bvlgari B.ZERO1 replica imitazioni louis vuitton replica louis vuitton Replica chanel dior tasche replica replica lv australia louis vuitton sling bag replica Louis Vuitton replica canada goose replica replique Sac Louis Vuitton replica gucci shoes louis vuitton tasche gefalscht kaufen fake bvlgari ring cheap hermes bags from china cartier bracelet replica fake louis vuitton backpack louis vuitton imitazioni louis vuitton sling bag replica replica cartier love bracelet chanel backpack replica louis vuitton backpack replica replica louis vuitton gucci shoes replica Replica Louis Vuitton backpack gucci replica fake bvlgari ring replica chanel wallet louis vuitton backpack replica Replica chanel cheap hermes bags from china louis vuitton duffle bag replica cartier bracelet replica replique sac ysl louis vuitton messenger replica gucci scarf replica replica louis vuitton belt uk replica borse louis vuitton Replica chanel backpack cheap hermes bags from china imitation sac hermes replique sac hermes fake louis vuitton belt louis vuitton wallet replica cartier love ring replica replica louis vuitton pochette metis bag

ÇOCUKLARIMIZI NASIL KORUYACAĞIZ?

En Büyük Tehlike OBEZİTE

Obezite maalesef erişkinden çok çocukların sağlığını tehdit etmektedir. Erişkin dönemde obez olanların 1/3’ünde obezite çocuk­luk çağında başlamıştır. Bilinenin aksine obez çocukların çoğunda hormonal bozukluk yoktur. Anne babalar dikkat! Eğer çocuğunuzda aşırı kilo ve boy kısalığı beraber görülüyorsa varsa sorun ‘’hormonal’’ olabilir (tiroid bezi hastalıkları, böbrek üstü bezi hastalıkları gibi). Mutlaka bir doktor değerlendirmesi gereklidir. Bu tip problemi olmayan çocukların boyları normaldir.
An­ne ve babanın her iki­si birden şişman ise çocuklarında obezite görülme ihtimali % 80’dir, sadece birinde aşırı kilo varsa çocuğu­nun obez olma ihti­mali %40’a düşer.
Maalesef obez çocuklarda ileriki yıllarda kanser ve kalp damar hastalığı çok yüksek oranda görülmektedir. İnsülin salgısının artması, erişkin tipi şeker hastalığının çocukta da ortaya çıkmasına ne­den olur. Obez çocukta ergenlik normalden erken gelişebilir. Özellikle kız çocuklarında kıllanma ve adet düzensizlikleri de ortaya çıkabilir. Ayrıca bu çocuklarda yüksek tansiyon, solunum bozuklukları ve arkadaşları ile yaşadıkları uyumsuzluk sonucu psikolojik problemler görülebilir.

NE YAPMALI:

Ebeveynler özellikle kendi kilolarına ve beslenmelerine dikkat etmelidir. Kendisi bütün gece TV karşısında cips, gofret vs. tüketen hareketsiz bir babanın çocuğunun obez olması sürpriz değildir. Çocukları daha bebeklik çağında sağlıklı beslenmeye alıştırmalı, televizyon ve bilgisayar karşısında uzun süre oturmasını engellemeli, beraber her gün en az 30 dakika spor yapmayı teşvik etmelidir.
Özellikle çocukların beyaz ekmek ve şekerli gıdaları tüketmelerini mümkün olduğunca azaltmalı, daha küçük yaşlarda tam tahıllı ekmek masalarda yer almalıdır. Fast food gıdalar mümkün olduğunca az tüketilmeli, bu konuda sert yasaklar koymak yerine çocuklara ileride yaşayacakları tehlikeler uygun dille küçük yaştan itibaren anlatılmalıdır.
Dikkat! özellikle 3 yaş altında diyet önerilmemektedir. Daha sonra aşırı kilo varsa mutlaka çocuk doktoru ve diyetisyen eşliğinde yapılmalıdır, dergi ve gazetelerden bulunan gelişigüzel diyetler çocuklarda ciddi zararlara yol açabilir.

Sinsi DüşmanTarım İlaçları (pestisit):

Maalesef en sinsi düşmandır. Çocukları sigara, uyuşturucu gibi zararlardan korumak nispeten mümkün iken meyve ve sebzelerde yer alan tarım ilaçlarından korumak çok zordur. Pestisitlerin kullanılmadığı durumlarda ürünlerde % 60’lara varan oranlarda kayıplar görüldüğü için pestisit kullanımı çok yaygındır. Ancak bilinçsizce kullanılan tarım ilaçları özellikle çocuklarda ciddi sorunlara yol açmaktadır.
Yoğun pestisitlere maruz kalan çocuklarda fiziksel gelişim bozukluğu, hafıza sorunlarında artış, hormonal fonksiyonu bozuklukları görülmektedir. Amerika’da chlordecone’un erkeklerde sperm hareketliliğini ve canlılığını azalttığının ve ciddi nörolojik etkilerin ortaya çıktığının belirlenmesi üzerine bu ilaç yasaklanmıştır.

NE YAPMALI:

Öncelikle eğer olanağınız varsa ‘’organik’’ ürünleri tercih edin. Ancak maalesef organik gıdalar oldukça pahalı, ulaşılması zor, bu yüzden ikinci seçenek bazı market zincirlerinin sattığı ‘’iyi tarım’’ ya da ‘’izlenebilir tarım’’ ürünleri tercih edilmelidir. Bu ürünler en azından daha ciddi denetim altındadır. Ancak bu ürünlere ulaşamıyorsanız meyve ve sebzeleri yıkamak pestisitleri %30 oranında azaltabiliyor. Yıkama süremiz minimum 4-5 dakika ve ovarak olmalıdır. En etkili yöntem karbonatlı su ile uzun süre yıkamaktır. Amerika’da yapılan bir araştırmada 15 dakika karbonatlı su ile fırçalanan elmada pestisit oranı %96 azalmıştır. Önerim karbonatlı suda sebze ve meyvelerin 15 dakika bekletilmesidir.Özellikle çocuklara mevsiminde yetişen sebze ve meyve yedirmeye çalışın. Doğal, zamanında yetişen meyve ve sebze daha az risklidir.

Oyuncaklardaki kanser tehlikesi:

Çocuk yetişirken oyuncaksız büyümez. Ancak maalesef birçok oyuncakta kullanılan boya ve maddeler çocuklarda ciddi sağlık problemlerine yol açabilir.Bu kimyasalların görülmesi veya kokusundan tanınması mümkün değil, bunların varlığı ancak laboratuvarda yapılacak olan analizlerde ortaya konabiliyor.
Yapılan incelemelerde oyuncaklarda kanserojen oldukları bilinen formaldehit, fitalat ve polisiklik aromatik hidrokarbonlar (PAH) gibi kimyasallar tespit edildi. Maalesef bu kimyasalları sadece laboratuvar incelemeleri ile anlaşılabiliyor ve yıkama ile giderilemiyor.
Oyuncaklardaki kimyasallar ağız veya deri yoluyla vücuda giriyor ve kanserojen etkileri seneler sonra ortaya çıkıyor.

NE YAPMALI:

Oyuncak almamak gibi bir seçenek olmadığı için aldığınız oyuncaklarda TSE ya da CE logosu olmalıdır. Kokulu oyuncaklardan kaçınmak gereklidir. Özellikle pille çalışan oyuncaklarda çocukların pille teması kesinlikle önlenmelidir.

En Büyük Tehlike Sigara:

Türkiye'deki erişkin nüfusun yaklaşık yarısı sigara içmektedir. TÜİK'in 2016 verilerine göre Türkiye'de 15 yaş üzeri nüfusun yüzde 26,5'i her gün tütün ürünü kullanıyor.
Çocuklarda sigaraya başlama 11 yaşa kadar inmiş durumda. Tütün ürünü kullanım oranı erkeklerde yüzde 10.2, kızlarda yüzde 5.3.
Evde sigara içen ebeveynler, aile içi geçimsizlik, çocuktaki özgüven eksikliği maalesef sigaranın en büyük nedenidir. Ve maalesef birkaç gün birkaç sigaradan sonra bağımlılığa kayma oranı çok yüksektir. Günde üç sigaradan fazla sigara içenlerin % 94’ünün uzun dönemde bağımlı oldukları saptanmaktadır. Bu nedenle çocuğun sigaraya başlaması en başta engellenmelidir.

Alkol ve uyuşturucu:

Zararları tartışılmayan bu iki alışkanlık için de çocuklarda başlama yaşı 12-13 yaşlara kadar inmiştir. Özellikle film ve dizilerde bu iki maddenin yaygın kullanılan ve bir tür kişiye mutluluk veren etkenler olarak gösterilmesi, özellikle uyuşturucu maddelere daha kolay ulaşma olasılığı, tehlikenin boyutlarını arttırmaktadır. Uyuşturucu bağımlılığında son 12 yılda %65 oranında artış görülmüştür.

NE YAPMALI:

Öncelikle sigara, alkol ve uyuşturucu konusunda çocuklara çok sert eleştiri ve nasihatler olumsuz sonuçlanmaktadır. Özellikle ebeveynlerin çocuklarının yanında sigara ve alkol kullanması çok sakıncalıdır. Küçük yaşta bunu gören çocuk bu maddeleri kullanmayı doğal kabul edecektir. Bu yüzden çocuk daha 3-4 yaşında iken sigara, uyuşturucu ve alkolle ilgili kötü sonuçların ‘’hikayeler’’ olarak direk çocuğa bakarak değil ama onun duyabileceği ortamlarda anne babanın sohbeti tarzında anlatmak çok yararlıdır. Çocukların nasihat değil de ebeveyn sohbetlerinde dolaylı duydukları konulardan daha çok etkilendikleri bilinmektedir.
‘Ağaç yaşken eğilir’’ sözü sadece çocuğun karakteri değil ilerideki sağlık koşulları için de geçerlidir. O yüzden yavrularımızı ‘’modern’’ hayatın olumlu yanları ile yetiştirip, olumsuz yanlarından koruyalım